ÇEŞMELER YAPTIRDIM ALTIN OLUKLU
Çeşmeler yaptırdım altın oluklu
Suyuna getirdim içi mercan bahıklı
Yenili bir güzel sevdim oda yavıklı
Yavıklından ayrıl güzel alayım seni
Çeşmeler başında altın tasmısın
Güzeller içinde şahbazmısın
Bene eygin dunırsun yoksa küsmüsün
Küs olduğunu bileydim dilber gelir barışırdım.
Avlıda kış kabağı
Elim yüzük tabağı
Horaz gözün kör olsun
Ne tez ettin sabahı
Asmada üzüm kaldı
0 kızda gözüm kaldı
Söz verdide gelmedi
Diyecek sözüm kaldı
Kaynak: Ramazan Teğiz
HAYIŞOĞLU TÜRKÜSÜ
Sarı ovanın altındadır meteris
Meterizden tellide kurşun atarız
Of dumanımında yeller alıyor
Sevdiğimi de eller alıyor
Oduncular kisadan keser oduna
Kesen bilmez yakan bilir tadına
Of dumaıumında yeller alıyor
Sevdiğimide eller alıyor
Kurşun da attım Sarıovanın düzüne
Uyma dedim uydun eller sözüne
Dumanda sandım neşyilerin tozuna
Of dumarnuıında yeller alıyor
Sevdiğimi de alıyor
Bu türkü Kızılcabölük kasabasından Süleyman Paşaoğlu tarafından S.U. Gülmez tarafından derlenmıştir.
ŞÜKRÜ TEKİN KAPTAN KIZILCABÖLÜK MANİLERİ
Ak devem tuzdan gelir
Yükü meğribden gelir
Bir oğlancık hasta olmuş,
Dermanı kızdan gelir.
Altın ambar,gümüş kile,
Ben Ölçeyim sile sile,
Yar kapıdan girince
Kaçayım güle güle…
Ay buluttan geridir
Burası meydan yeridir,
Evliler şöyle dursun,
Burası bekar yeridir.
Ay doğar aralığa,
Ben varmam sarıklıya,
Allah nasip eylesin,
Boynu kıravatlıya.
Armudu taşlayalım
Dibinde kışlayalım,
Akşam oldu,gün battı
Cümbüşe başlayalım.
Altın koydum cezveye
Kalk gidelim gezmeye,
Kız oğlanı görünce,
Başlar düğme çözmeye
Ak gülüm ne bilir benim,
Kalmadı sabrım benim,
Yar yoluna ölürsem,
Yol üstü kabrim benim.
Ak gülümün biteni,
Elime battı dikeni,
Allah sabırlar versin
Gizli sevda çekeni,
Ata binesim geldi,
Eve gidesim geldi,
Yassıl Honaz dağları,
Yari göresin geldi.
Ak üzüm var salkımda
Yeşil yaprak altında
Nazlı yarin sevilen,
Sol eğemin altında.
Alçak hanaydan uçtum,
Çayır çimene düştüm,
Ben bir ufak yar idim,
Sabırsız yare düştüm.
Ak üzüm akar gelir,
Sevgilim bakar gelir,
Sevdiğimin koynunda,
Bir gelin yatar gelir.
Antalya ‘dan üzüm geldi,
Allah’tan izin geldi,
Aç kapıları anneciğim,
Gurbetten kızın geldi.
Denizli ‘nin urganı,
Telli kumaş yorganı,
Üç çocuğu atıverdim,
Balıkların kurbanı.
Al kadife dikmeli,
içine karanfil ekmeli,
Bu gavurun kızını,
Dizgele gele öpmeli.
At olurda depmez mi,
Yar olur da öpmez mi,
Yarin öptüğü yerde,
Gonca güller bitmez mi.
Ayağında kundura,
Yar gelir dura dara,
Ciğerlerim çürüdü,
Bağrıma vura vura
Ak gülüm var saksıda,
Bir yar sevdim. avluda,
Bir yarimi görürüm,
Akşam ile yatsıda.
Ayağı bodümeli,
Ona varıp ne demeli,
Beşi birler kalp olmuş,
kazanıp kazanıp ödemeli
* * *
Asmadan gel asmadan,
Yarin donu basmadan,
Gel sarılıp yatalım,
Jandarmalar basmadan
* * *
Ak üzümün tanesi,
Ne tatlıdır yemesi,
Cennet gülüne dönmüş,
Nazlı yarin yemesi,
* * *
Arabam teker, meker,
Kırmızı halkalı şeker,
Bu diyarın kızları,
Koca diye ah çeker
Ay doğar sırasıyla,
Gün doğar çırasiyle,
Ben bir yar bulamadım,
Elimin parasiyle.
* * *
Ak buğdaydan çeç olur,
Güzelin gönlü geç olur,
Güzelin gönlü olmazsa,
Benim halim nice olur.
* * *
Ak üzümün salkımı,
Benim yarim saklımı,
Gösteriverin yarimi,
Aldırayım aklımı.
* * *
Ak derinin kaynağı,
Gelen kurban bayramı,
Onyedililer geliyor,
Kızlar etsin bayramı.
* * *
Ayva dibinden geçemem,
Ben oradan su içemem,
Ölsem kabre girsem de,
Yine yardan vazgeçmem.
* * *
Altınım var atılmıyor,
Pahalı satılmıyor,
Şu uzun gecelerde,
Yalınız yatılmıyor
* * *
Al yazmanın incesi,
Gönlüm ün eğlencesi,
Gel sarılıp yatalım,
Bu gün efkar gecesi.